RİSALE-İ NUR KÜLLİYAT'INDAN BİR VECİZE
Semere-i âlem olan insan;
en câmi', en bedî ve en âciz, en aziz, en zaif, en latîf bir mûcize-i kudret olduğundan, beşik ve meskeni olan zemin; semâya nisbeten maddeten küçüklüğüyle beraber mânen ve sanaten bütün kâinatın kalbi, merkezi, bütün mûcizât-ı san'atının meşheri, sergisi; bütün tecelliyât-ı esmâsının mazharı, nokta-i mihrakiyesi; nihayetsiz faaliyet-i Rabbâniyenin mahşeri, mâkesi; hadsiz Hallàkiyet-i İlâhiyenin hususan nebâtât ve hayvanâtın kesretli envâ-ı sağîresinden cevadâne îcadın medarı, çarşısı ve pek geniş âhiret âlemlerindeki masnûâtın küçük mikyasta nümûnegàhı ve mensûcât-ı ebediyenin sür'atle işleyen tezgahı ve menazır-ı sermediyenin çabuk değişen taklidgâhı ve besâtîn-i dâimenin tohumcuklarına sür'atle sümbüllenen dar ve muvakkat mezraası ve terbiyegâhı olmuştur.
Bediüzzaman Said Nursî
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder